Çocukluğum ile ilgili hafızamda çok fazla anım olmasa da, Altınoluk ta oynadığımız zehir yapma oyunu çok net hatırladığım anılarımdan biridir.
Kuzenim Canan ile birlikte, babaannemin evinin yanındaki boş arsada oynardık bu oyunu.
O zamanlar boş ve bakımsız olan bu arsada yabani otlar vardı. Biz de iki kuzen bu otlardan toplar ,cezveye koyduğumuz suyun içine atar ve göya zehir yapardık...
Bu oyuna kendimizi o kadar kaptırmıştık ki bir gün bahçede babaannemi ,altında ateş yanan kocaman bir varilin başında görünce onun da zehir yaptığını düşünmüştüm. Çocuk aklımla kurduğum bu hayal bana o anda çok gerçek ve korkutucu gelmişti.
Fokur fokur kaynayan ve babaannemin büyücü Gargamel gibi karıştırdığı bu karışım zeytinyağı sabunundan başka bir şey değildi.
Aslında babaannem o varilin başında sabun yapıyordu.
Babaannem artık hayatta değil ama ailem hala aynı yöntemle sabun yapıyor.
Sabunlar ,yere düşen zeytinlerden elde edilen yağ ile yapılıyor.
Zeytinyağlı karışım daha sonra kalıplara dökülüp biraz soğuduktan sonra kesiliyor. Yamuk yumuk küpler bir süre bekledikten sonra kullanıma hazır hale geliyor.
Mis gibi zeytin ve köy kokan bu sabunlar çamaşırları bembeyaz ,cildimizi tertemiz yapıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder